Korona testi sayıları giderek artıyor çünkü kış mevsimiyle beraber COVID-19 vakalarına ek olarak grip vakaları da hızla yayılmaya başladı. Bir zamanlar gripten farklı seyreden COVID-19’un belirtilerini ise artık gripten ayırmak çok zor. Belirtilerin neredeyse aynı olduğunu, grip ile COVID-19’u ayırt edebilmek içinse korona testi yaptırmanın şart olduğunu söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, her iki hastalığa da yakalanmamak için önlem almaya devam etmek gerektiğine, maske, mesafe ve hijyen kurallarını gevşetmemek gerektiğine, kapalı ve kalabalık alanlarda ise hiç bulunmamak gerektiğine dikkat çekiyor.
Kronik hastalığı olanlar ve yaşlılar hala risk altında!
Omicron’un diğer COVID-19 varyantlarına göre çok daha bulaşıcı olduğunu ve şu sıralar özellikle çocuk ve gençlerde oldukça yaygın olduğunu belirten Doç. Dr. Elif Hakko, “Dolayısıyla ailelere de artık COVID-19 çok daha kolay bulaşıyor. Aşılı veya daha önceden COVID-19’u geçirmiş olmak, hasta olmak için engel değil ancak hastalığı hafif geçirmeye faydası var. Omicron’un şimdilik daha hafif seyirli olması, daha çok çocuklarda ve gençlerde olmasına bağlı veya aşıların etkisiyle olabilir. Ancak bağışıklığı baskılanmış insanlar, kronik hastalığı olanlar, ileri yaş grubu hala risk altında ve Omicron’u da ağır geçirme riskleri yüksek. Hafif seyrediyor diye rahatlamak ve önlemleri gevşetmek yanlış, ağır bir tablo da oluşturabilir” açıklamasında bulundu ve temaslı olunması veya COVIDD-19’dan şüphelenilmesi halinde korona testi yapılması gerektiğini belirtti.
Ortak belirtiler nedeniyle korona testi yapılmalı
COVID-19 ve grip belirtileri arasında artık pek bir fark kalmadığını, iki hastalığı ayırt etmek için mutlaka korona testi yapılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Elif Hakko, “Her iki virüsün de ortak belirtileri ateş, öksürük, nefes darlığı, halsizlik, boğaz ağrısı, burun akıntısı veya tıkanıklığı, eklem ağrıları ve baş ağrısı. Bir zamanlar COVID-19’da gripten farklı olarak ishal, mide bulantısı, kusma, koku ve tat kaybı, konsantrasyon bozukluğu ve bilinç bulanıklığı gibi belirtiler de görülüyordu, ancak artık bunlara, özellikle de aşı olmuş kişilerde çok az rastlanıyor. Bu nedenle evde tanı koymak yerine, korona testi yaptırıp hangi hastalığa yakalandığınızı netleştirmeniz önemili” dedi.
Omicron nedeniyle maske ve koruyucu önlemlere uyulmalı
Grip virüslerinin de COVID-19 gibi damlacık yoluyla bulaştığını hatırlatan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, “Bu damlacıklar insanların ağız ve burunlarından çıkan damlacıklarla, yani hapşırma, öksürme, sümkürme hatta konuşma yoluyla bulaşabilir. Özellikle son doz aşıdan 3 ay geçmişse Omicron varyantı çok daha kolay bulaşabilir. Bu nedenle maske ve mesafe kurallarına daha sıkı uymalıyız. Kapalı ortamlarda bulunmamaya özen göstermeli ve maskesiz kimseyle temas etmemeliyiz. Tanımlandığında ise aşı olmayı ihmal etmemeliyiz. Bizi bu salgından kurtaracak tek şey aşı” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Elif Hakko hem grip virüslerinden hem de COVID-19’dan korunmak ve yayılmalarını engellemek için şu önerilerde bulundu:
- Evden dışarı çıktığınızda maskenizi burnunuzu ve çenenizi örtecek şekilde takın.
- Sık sık el yıkayın.
- Her ortamda sosyal mesafeyi koruyun, insanlarla aranızda en az 3-4 adım mesafe olsun.
- Ellerinizle ağzınıza, yüzünüze, gözünüze ve burnunuza dokunmayın.
- Kalabalık ve kapalı ortamlarda mümkün olduğu kadar bulunmayın, hasta kişilerden uzak durun, temas etmeyin.
- Temas ettiğiniz yüzeyleri düzenli olarak dezenfekte edin.
- Elinize hapşırıp öksürmeyin. Kolunuzun iç kısmına veya bir peçeteye hapşırın veya öksürün.
- Hastaysanız evde oturun.
Bulaşıcı varyanttan korunmanın tek silahı maske
Bulaşın çok hızlı olduğu Omicron varyantında salgından korunmanın tek yolunun önlem almakla mümkün olduğunu belirten Prof. Dr. Haydar Sur, maske kullanımının salgından korunmada en önemli silah olduğunu vurguluyor. Maske kullanımının bir sosyal sorumluluk ve başkalarının sağlığına saygının bir ifadesi olduğunu belirten Prof. Dr. Haydar Sur, maskelerin sık sık değiştirilmesi, çok riskli yerlerde çift maske takılması gerektiğini hatırlattı. Prof. Dr. Haydar Sur, Omicron varyantının çok hızlı bulaştığını belirterek önlemlere devam etmenin ve tespiti için şüphelenildiğinde vakit kaybetmeden korona testi yaptırmanın önemini vurguladı.
Halk sağlığının öneminde önemli yol katedildi
Pandemi nedeniyle insanlığın eşi benzeri az görülecek zor yıllardan geçtiğini belirten Prof. Dr. Haydar Sur, “Bu sürecin daha ne kadar süreceği belli değil. Ancak insanlığın bazı önemli kazanımları da oldu. Özellikle halk sağlığının önemini anlatma ve farkındalık oluşturma açısından çok önemli yol kat edildi” dedi.
Sağlıklı kalmak için ilaç almak ve doktora gitmek yetmiyor
Pandemi sürecinde öğrendiğimiz iki şey olduğunu kaydeden Prof. Dr. Haydar Sur, “Birincisi sağlığı kaybetmeden sağlıklı kalmak çok önemli bunu anladık. İkincisi ise sağlıklı kalmak için sadece ilaç almak ve doktora gitmek yetmez. Çevreye sahip çıkmak lazım” dedi.
Son 40 yılda 44 yeni hastalık
İnsanlık tarihinde salgın hastalıkların hep var olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Haydar Sur, “Yeni COVID’ler çıkacak, yeni mikrobik hastalıklar çıkacak. Son 40 yılda 44 yeni hastalık oldu insanlık tarihinde. Ortalama her yıl 1,1 hastalık hiç yokken ortaya çıkıyor. Bu ne demek? Doğanın dengesini çok bozuyoruz demek. Bu hastalıkların hiçbiri sebepsiz yere ortaya çıkmıyor” dedi.
Sağlıklı yaşam hayata geçirilmeli
Prof. Dr. Haydar Sur, sağlıklı yaşam stillerinin hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek “Güzel bir uyku düzeni, stresten uzak yaşam, bağımlılıktan uzak yaşam öneriyoruz. Bunun dışında beslenmemizin dengeli ve sağlıklı olması önemli. Fiziksel hareketlilik de hayatımızın bir parçası olmalı” dedi.
Bu dönemdeki en önemli salihımız: Maske
Bulaşın bu kadar hızlı olduğu bir varyantta direkt bulaşmanın çok önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Sur, “Bizim kendimizi koruyabilecek ve geçişi önleyebilecek tek bir silahımız var, bu da maske. Maske kullanımı bu dönemde çok kritik öneme sahip. Omicron öldürmüyor, hastaneye de yatırmıyor ancak maske taksınlar, takmasınlar diyebilir miyiz? Hayır diyemeyiz! Böyle bir şey asla olmamalı. Çünkü sağlık sistemine çok fazla hasta yüklendiği zaman sistem hizmet veremez hale gelecek. Başvurular karşılanamaz hale gelecek. Dolayısıyla bu varyantın hızlı yayılımını yavaşlatmak için maske takmak büyük önem taşıyor” dedi.
Maske takmadan sokağa çıkınca kendimizi kötü hissetmeliyiz
Korona testi ile belirlenen hasta sayısını zamana yayıp en az seviyeye indirebilmenin sağlık sisteminin devamlı işlerliği ve sağlık hizmeti verilebilirliği açısından çok kritik önem taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Haydar Sur, “Bu günlerde maske kullanmak hem kendimizi korumak hem de başkalarının sağlığına saygı gösterdiğimiz, çevremizdekiler için bir tehdit oluşturmadığımızı göstermek açısından çok önemli. Nasıl ki sokağa bakımsız ve kötü bir halde çıkmıyoruz, bunu sosyal bir kural olarak görüyoruz, maskesiz de çıktığımızda kendimizi kötü hissetmemiz gerekir. Maskesiz sokağa çıkmaktan utandığımız günleri yaşamamız lazım” diye konuştu.
Prof. Dr. Haydar Sur, maske kullanımının bir sosyal sorumluluk ve başkalarının sağlığına saygının bir ifadesi olduğunu söyledi. Maskeyi sadece görüntü olarak kullanmanın hiçbir yararı olmadığını kaydeden Prof. Dr. Haydar Sur, “Maskeyi sadece görüntü için takmak, çenede taşımak, maskenin temizliğine dikkat etmemek hem kendimiz hem de başkaları için risk oluşturur. Bir maskeyi 15 gün takmak çok yanlış. Bir maskenin 4 – 5 saat koruyucu ömrü var. Maskeyi 4-5 saatte değiştirmek gerekiyor. Her gün yeni maskenin kullanılması lazım” uyarısında bulundu.
Çok riskli yerlerde çift maske takılmalıdır
Korona testi ile gerçek vaka sayısı kadar kullanılan maskenin amaca uygun olduğundan emin olmak gerektiğini de belirten Prof. Dr. Haydar Sur, “Maskenin havadaki partikülleri ve virüsleri süzme özelliği olmalıdır. Bir kişiyle karşılıklı oturduğumuzda bizde maske varsa yüzde 85 koruyuculuk sağlar. Karşı taraf da takarsa yüzde 95 koruyuculuğa ulaşmış olur. Bu durum üç katlı cerrahi maskelerde geçerli. Bu da bizim için yeterli koruma düzeyidir. Çok riskin arttığını düşündüğünüz yerlerde yarım saatliğine 45 dakikalığına çift maske takmak çok akıllıca bir yöntem olabilir” dedi.
Çocuklar sınıfta mutlaka maske kullanmalı
Çocukların da maske kullanımına özendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Haydar Sur, “Çocuklar açık havada oynadıklarında mesafelerini korudukları sürece maskelerini çıkarabililrler. Sürekli olarak kapalı ortamda bulundukları zaman mutlaka maskelerini takmaları gerekiyor” dedi.
Kaynaklar:
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko
Prof. Dr. Haydar Sur
“COVID-19’u gripten ayırt etmek için korona testi şart!” başlıklı yazımızın yanı sıra diğer Sağlık Ajandası | Sağlık Haberleri için sosyal medya hesaplarımızı da takip edebilirsiniz:
Korona testinin önemine vurgu yapan içeriğimizi beğendiyseniz bu haberimiz de ilginizi çekebilir: 10 SORUDA ÇOCUKLARDA COVID-19