Ülkemizde oldukça sık görülen sağlık problemlerinden biri olan hemoroid, aynı zamanda hastaların utanıp çekinmesi nedeniyle tedavisi geciktirilen hastalıkların da başında geliyor. Yaşam kalitesini oldukça düşüren bu sorun, ileri evrelerde zorlu bir ameliyat sürecini beraberinde getirebiliyor. Ancak gelişen teknolojiyle beraber hemoroid ameliyatlarında uygulanmaya başlayan ağrısız, acısız ve kesisiz doppler yöntemiyle bu süreç çok konforlu şekilde atlatılabiliyor.
Üstelik standart ameliyatlar sonrası özellikle ileri yaşlarda yaşanan gaz ve gaita kaçakları gibi sorunlar da ortadan kalkıyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ediz Altınlı, hemoroidal arter ligasyonu (bağlaması) adı da verilen doppler yöntemi hakkında bilgi verdi.
Kesi olmadığı için ağrı, acı yaşanmıyor
Ameliyatlarda yeni teknolojide hemoroidal arter bağlaması adı verilen doppler ile yapılan bu işlem minimal invaziv bir yöntemdir, yani hastada herhangi bir kesi söz konusu olmaz. Genel anestezi altında yapılan kesisiz yöntem, özel bir sistemle dikerek gerçekleştirilir ve hemoroidlerin ileri evrelerinde de yapılabilmektedir.
İleri yaşlardaki gaz ve gaita kaçaklarını önlüyor
Dışarı açılan basurlar bir akordeon gibi düşünülürse açılmış olan akordeonun dikilerek kapatılması gibi bir işlem şeklinde tanımlanabilmektedir. Hem hemoroide giden kan damar akımları kesilir hem de hemoroid yerine yerleştirilir. Yani hastada hemoroidler yerinde kalmaktadır ve özellikle ileri yaşlarda gaita ve gazı tutmaya yarayan yardımcı organellerdir. Standart ameliyatlarda ise tamamen alınmaktadır. Bu da ileri yaşlarda gaz ve gaita tutmayı engelleyebilmektedir. Ancak doppler ameliyatlarında bu komplikasyon tamamen ortadan kalkmış olmaktadır.
1 gün yatış sonrası iş ve sosyal yaşama dönüş
Standart ameliyatlarda hemoroidler kesilerek alınmaktadır ve yerine dikiş yapılmaktadır. Bu ağrılı bir işlem olabilmektedir. Doppler işleminde ise kesi yoktur dolayısıyla ağrı ve acı hissedilmemektedir. Özel bir ultrasonik doppler sistemiyle basura giden damar bulunmakta ve özel bir cihazla dikilerek boğulmaktadır. Tam olarak yerine yerleşip oturması ise 60-90 gün sürmektedir. Hastaların bu süre zarfında gaita yaparken dikkat etmeleri gerekir.
Bu nedenle ameliyat sonrası hastalara gaitayı yumuşatıcı ilaçlar verilmektedir. Hastalar 1 günlük hastane yatış sonrası günlük yaşantılarına, iş hayatlarına ertesi gün dönebilmektedir. Ertesi gün işe geri dönüş, araba kullanmak, yürüyüş yapmak gibi normal günlük faaliyetlerini gerçekleştirebilir hale gelmektedir. Ameliyattan sonra 1 hafta kadar acı, baharatlı ve ekşi besinlerden kaçınılması önerilmektedir. 1 haftanın sonunda herhangi bir diyet kısıtlaması yapılmamaktadır. İşlem sonrası herhangi bir iz kalmamaktadır.
En ileri evrede dahi uygulanabilir
Genelde 1. evrede ameliyat düşünülmemektedir. Diyet düzenlemesi ve ilaç tedavisi ile hastalar rahatlayabilmektedir. Ancak 2. 3. ve 4. evrelerde ameliyat gündeme gelmektedir. Doppler yöntemi 2. 3. ve hatta 4. evreye de uygulanabilen bir yöntemdir. 4. evrede doppler yöntemi uygulayabilen merkez dünyada çok azdır. Teknik olarak zor bir yöntem olmasına rağmen başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Hemoroid nasıl engellenir?
Basur tedavisi sırasında uygulanacak kimi yaşam tarzı değişikleriyle önlem almak mümkün.
- Öncelikle besinlerin sindirim sisteminden kolay geçmesini sağlayan nohut, meyve, sebze, kuruyemiş, baklagil ve kepekli tahıllar gibi lifli gıdalara öncelik verilmeli.
- Bol su içmek kabızlığı önleyerek bağırsak hareketlerinde zorlanma olasılığını azaltır.
- Vücuttaki hareketi artırabilmek için günde yarım saat yürünmeli.
- Tuvalete ihtiyacını geciktirmeden gidermek önemli. Ayrıca tuvalette uzun süre oturma pozisyonunda kalmanın da basur riskini artırdığı unutulmamalı.
Kaynaklar:
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ediz Altınlı
Hemoroid | Türk Cerrahi Derneği
Sağlık Ajandası | Sağlık Haberleri için sosyal medya hesaplarımızı da takip edebilirsiniz:
Bu gönderiyi Instagram’da gör