Kalp krizi belirtileri, farklı birçok rahatsızlığın belirtileriyle karıştırılıp hafife alınabiliyor. Bu da hayati önem taşıyan bir ihmale dönüşebiliyor. Bu nedenle kalp rahatsızlığı belirtileri hassasiyetle takip edilmeli ve zaman kaybetmeden uzman bir doktora başvurulmalı.
Gündelik hayatımızda karşımıza çıkan zorluklar, beslenme şeklimiz ve en önemişi de genetik özellikler gibi birçok sebep doğrultusunda dünya ve ülkemizde kalp rahatsızlıkları sıklıkla görülüyor. Bu rahatsızlıkların başında da genel olarak genç – yaşlı demeksizin herkeste görülebilme potansiyeli olan kalp – damar hastalıkları geliyor.
Bu noktada önemli olan, ölümcül sonuçlar doğuran bu hastalık grubunun, erken tansına ve tedavisine odaklanılması. Çünkü günümüzde tıbbın bize sunduğu birçok teşhis yöntemi pahalılık oranı yüksek olmak ile beraber hastalara da zarar verebiliyor. Fakat yapmış olduğumuz kolay ve tekrarlanabilir, aynı zamanda da ucuz olan, hastaya kesinlikle zarar vermeyen bir test biçimi “Egzersiz Stres Ekokardiyografi” uygulaması sayesinde kalp krizi riskinin yüzde 90 – 95 oranında ölçülmesi mümkündür.
Kalp krizi yani miyokard infarktüsü nedir?
Kalp yetersizliğinin en sık sebebidir. Kalp krizi sırasında kalbinizi besleyen damarlardan birisi tamamen tıkanır ve kalp kasınıza oksijen ve besin sunumu engellenir. Bundan etkilenen kalp kası hücreleri ölür. Kalbinizin geri kalan hücreleri aynı işi yapmak zorunda kalırlar ve kaldırabileceklerinden daha fazla bir iş yüküne maruz kalırlar.
Kalp krizi nedenleri nelerdir? İşte kalp krizi riskini yaratan 5 sebep
Kalp krizi nedenleri arasında genetik yatkınlık kadar farklı etkenler de gösteriliyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Barış Çaynak, kalple ilgili sorunlardan ve kalp krizinden kaynaklı ölümlerin yüzde 50’sinin hiçbir belirti vermeden gerçekleştiğini belirterek önemli uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Barış Çaynak, yapılan çeşitli araştırmalara göre, sigara kullanımının, kalp krizi riskini 8 kat artırdığını belirterek ekliyor: “Genetiğinizi değiştiremezsiniz ama sigaradan uzak durabilirsiniz. Sadece sigaradan uzak durmanız halinde bile kalp krizi geçirme olasılığınızı büyük ölçüde düşürebilirsiniz.”
Prof. Dr. Barış Çaynak, kalp krizi nedenlerinin yanı sıra sigara dışında kalp damar sağlığımızı tehdit eden 5 tehlikeyi şu şekilde sıraladı.
Kalp krizi nedenleri: 5 önemli risk!
1-Genetik geçiş
Kalp-damar hastalıklarının, genetik olarak aktarılan hastalıkların başında geldiğini belirten Prof. Dr. Barış Çaynak, ailede 50 yaş altı kalp krizi geçiren, kalbine stent takılan, by-pass ameliyatı olan ya da inme geçiren birisi ya da birileri varsa; risk altında olabilirsiniz. Düzenli hekim kontrolü hayat kurtarıcı olabilir” önerisinde bulundu.
2-Şeker
Birçok hastalığa da zemin hazırlayan şeker hastalığına da dikkat çeken Prof. Dr. Barış Çaynak, “Şeker yüksekliği, kalp hastalığı için çok büyük risk oluşturuyor. Şekerinizi kontrol altında tutmaya özen göstermelisiniz” diyor.
3-Yüksek kolestrol
Hiperkolesterolemi rahatsızlığına dikkat çeken Prof. Dr. Barış Çaynak, “Hiperkolesterolemi durumunuz varsa ve tedavi olmadıysanız, 50 yaşından önce kalp krizi riskiniz yüzde 50 oranında olabilir. Hiperkolesteroleminiz için tedaviye başlamanız oldukça önemli” diye konuştu.
4-Depresyon
Kalp ve damar hastalıklarını tetikleyen bir diğer faktörün ise stres olduğunu söyleyen Prof. Dr. Barış Çaynak, “Stres için meditasyon, yoga gibi yöntemlerden faydalanabilir, gerekirse psikolojik destek alabilirsiniz” dedi.
5-Hareketsizlik
Prof. Dr. Barış Çaynak, bu konuda yanlış bilinen bir konuya açıklık getirerek, “Kalp krizi riski bakımından şişman ve hareketli biri, zayıf ve hiç hareket etmeyen birine göre daha az risklidir. Düzenli egzersiz yapmak çok önemli. Hareketsizlik ise vücudumuzun en büyük düşmanıdır” diye konuştu.
Geri kalan tehditlerin yüzde 95’i sigara
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Barış Çaynak, “Sigara, kalp krizi geçirme riskini 8 kat artırıyor. Genetiğinizi değiştiremezsiniz ama sigaradan uzak durabilirsiniz. Bu yüzden kalp-damar hastalıklarına sebep olan tehditlerden korunabileceğiniz tek faktör; sigaradır. Kontrol edilebilir ve engellenebilir. Özellikle genç yaşta iseniz sigara içmeyerek, içiyorsanız bırakarak kalp krizi geçirme riskinizi büyük ölçüde azaltabilirsiniz” diyor.
Finansal kaygılar kalp krizi riskini 13 kat artırabilir
Ciddi mali sıkıntı yaşadıklarını belirten kişilerde kalp krizi riskinin, çok az stres yaşayan ya da hiç yaşamayanlardan 13 kat daha fazla olduğu ortaya çıktı. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Zekeriya Nurkalem, Johannesburg Witwatersrand Üniversitesi’nde yapılan araştırmanın detayları hakkında şu bilgileri verdi:
Araştırma kapsamında, psiko-sosyal faktörlerin kalp krizi geçirme riskine yol açma ihtimalini incelemek için Johannesburg’taki büyük bir devlet hastanesine kalp krizi nedeniyle başvuran 106 hasta incelendi.
Araştırmacılar aynı zamanda katılımcılarla yaş, cinsiyet ve ırk bakımından eşleşen 106 kişilik bir kontrol grubunu da incelemeye aldılar. Katılımcılardan, depresyon, anksiyete, stres, işe bağlı stres ve mali stres ile ilgili soruların olduğu psikolojik sağlıklarını sorgulayan bir anket doldurmaları istendi.
Katılımcıların verdikleri yanıtlar dört kategoride gruplandırıldı
Yanıtların gruplandırıldığı kategoriler şöyle:
- Mali stresi olmayanla
- Hafif mali stresi olanlar
- Orta seviyede mali stresi olanlar
- Önemli ölçüde mali stresi olanlar
Hafif mali stres grubu, belirli bir geliri olan fakat ilave mali desteğe ihtiyacı olanları göstermektedir. Orta seviyede mali stres kategorisi, geliri olan ancak mali sıkıntıda olanları göstermektedir. Geliri olmayanlar ve zaman zaman temel ihtiyaçları karşılamada sıkıntı çekenler ise önemli mali stres yaşayanlar kategorisini oluşturmaktadır.
Araştırmacılar, iki grubun puanları ile kalp krizi görülme sıklığı arasındaki korelasyonu hesapladılar. Kalp krizi geçirenlerin yüzde 96’sı bir miktar stres yaşadığını; yüzde 40’ı ciddi düzeyde stres yaşadıklarını bildirdi.
Ciddi mali sıkıntı yaşadıklarını belirten kişilerde kalp krizi geçirme riski, çok az stres yaşayan ya da hiç yaşamayanlardan 13 kat daha fazla bulunmuştur. İşle ilgili orta düzeyde stres yaşayanların kalp krizi geçirme ihtimali ise 5,6 kat daha yüksek çıktı.
Buna ek olarak geçen ay hafif, orta düzeyde ya da ciddi depresyon yaşayan kişilerde kalp krizi riski 3 kat daha fazla bulundu.
Ne yapmalı?
Depresyondaki kalp hastalarının daha büyük risk altında olduğunu biliyoruz. Onların uygun müdahalede bulunmak üzere sevk edilebilmesi için çok daha erken teşhis etmemiz gerekiyor. Danışmanlık ve güvence ile kardiyak rehabilitasyon da önemli bir rol oynuyor. Hastalara genellikle kalp krizinden sonra stres danışmanlığı verilmekte. Oysa kriz yaşanmadan önce bu hizmet verilmeli. Genel fiziksel muayene sırasında stres, depresyon ya da anksiyete hakkında daha çok soru sormalıyız. Bu tıpkı sigara kullanımını sormak gibi rutin bir uygulama haline gelmelidir.”
Kalp krizi belirtileri nelerdir? Kalp krizi geçirdiğinizi nasıl anlarsınız?
- Göğüs ağrısı
- Gövdenin üst kısmında ağrı
- Nefes darlığı
- Aniden soğuk soğuk terleme
- Özellikle kadınlarda nedensiz ani yorgunluk nöbetleri
- Bulantı ve kusma
- Aniden baş dönmesi
- Halihazırdaki şikayetlerin artması veya süresinin artması
Kalp krizi geçirenlerin yorumları yukarıdaki belirtileri kapsadığı gibi bazen de sessiz kalp krizi yaşadıklarını öğrenenler de olmuştur. Kalp krizinde kalbe giden kan akışında tıkanma olur ve genellikle kan pıhtısı yol açar. Bazen böyle bir durumda göğüs ağrısı hissedilmeyebilir. Bu da doktora başvurulması ve teşhiste gecikmeler yaratabilir.
Kalp krizinin belirtileri kaç gün sürer?
Yukarıdaki belirtileri takip etmek önemlidir. Göğüsteki ağrı 20 dakikadan daha uzun sürer hatta çoğunlukla saatlerce devam eder. Ayrıca dinlenmeyle de geçmez.
Bayanlarda kalp krizi belirtileri? Kalp krizi geçirenlerin yorumları neler?
Milliyet‘in haberine göre kalp krizi belirtleri kendini kadınlarda daha farklı gösteriyor hatta fark etmeyenler var. Haberde söz konusu kalp krizi geçirenlerin yorumları ise şöyle:
Jen Thorson, 42 – Kalp krizi geçirdiği yaş 37
“Kürek kemiklerimin arasında ve kollarımda ağrı vardı. Fazlasıyla yorgun hissediyor, günlük işlerimi tamamlayamıyordum. Maratona hazırlanıyordum ancak koşunun ortasında oturmak zorunda kaldım. Yarışı tamamlasam da 3 gün sonra hastaneye kaldırıldım. “Semptomlar günlerce, hatta haftalarca sürdü. Bir gece daha da kötüleşti. Kürek kemiklerimin tam ortasına bir bıçak saplanmış gibi hissettim ve kollarım dayanılmaz bir şekilde ağrıyordu. Bu ağrılar saatlerce devam etti. Sabah olunca soğuk soğuk terledim. “Hayatımda hiç olmadığı kadar midem yanıyordu. İki kolumda da ağrı olduğu için kalp krizi aklıma gelmedi çünkü insanlar kalp krizinde sol kolun ağrıdığını söyler. Bu yüzden sorunun midem olduğunu düşündüm. Diğerleri gibi göğüs ağrısı yaşamadım.”
Paula Rice, 64 – Kalp krizi geçirdiği yaş 60
“Kalp krizinden 2 hafta önce mide bulantısı yaşadım. İş yerinde virüs kaptığımı düşündüm. 1 gün öncesinde ise nefes darlığı hissettim. Metro durağının merdivenlerinden çıkana kadar 20 yaş yaşlandığımı hissettim. Evimin kapısına ulaştığımda başım dönüyordu ve aşırı halsizdim. “Bir arkadaşımın tavsiyesiyle acile gittim. Hastanede kalbimin çok hızlı attığını söylediler. Aynı gece kalbim durmuş ve hemşireler beni yerde yatarken bulmuşlar.”
Meliah Jefferson, 37 – Kalp krizi geçirdiği yaş 33
“Kalp krizi geçirdiğim gün kalp krizi geçirdiğimi anlamadım. Ancak bir şeylerin ters gittiğini bildiğim için doktora gittim. O kadar zayıf hissediyordum ki yardım almadan yürüyemiyordum. Soğuk soğuk terliyordum. Gribe benzer semptomlar ve kesik kesik göğüs ağrıları vardı. Ancak insanların bahsettiği gibi dayanılmaz bir ağrı değildi. “Nefesim daralıyordu ve evden arabaya giderken eşimden destek aldım. Acile gittiğimde zatürre teşhisi koydular. Kalp krizi geçirdiğimde kalbim ciddi zarar görmüştü. Daha sonra öğrendim ki yaşadığım semptomlar kalp krizi geçiren kadınlarda oldukça yaygınmış.”
Mide bulantısı kalp krizinin belirtisi olabilir
Kalp krizinin belirtisinde ilk olarak akla göğüste ve boyunda ağrı, nefes darlığı ve sersemlik hissi gibi bazı semptomlar gelebilir. Fakat kalp problemlerinin belirtileri bunlardan ibaret değildir. Kalp krizi geçirirken mide şikayetleri de yaşayabilirsiniz.
Kalp krizinin belirtisi olarak mide sorunları neler?
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Zekeriya Nurkalem, kalp krizi mide ile ilişkisi hakkında önemli bilgiler verdi:
Mide ağrısı
Göğüs, çene ve boyun ağrısının yanında kişinin mide ağrısı da çekmesi kalk krizinin belirtisi olarak görülür. Midedeki ağrı başlangıçta keskin ve düzensizdir. Genellikle karnın üst bölgesindedir. Kalbin arka yüzünü besleyen damar tıkanmalarında ağrı bu bölgeden başlayabilir. Zamanla ağrı daha yoğun ve sürekli hale gelir. Kalp sağlığının kötü olduğuna işaret eden mide ağrısı genellikle midenin üst sol tarafı civarında hissedilir.
Bulantı
Kalbin arka yüz damar tıkanıklığı, karında parasempatik sinir etkilerine yol açarak, sindirim sistemi sorunlarına yol açar. Bulantı yanında hazımsızlık, mide asidik durum artışına bağlı yanma, ekşime ve gaz artışı olur; işlevini güçlükle yerine getirmeye başlar. Bunun yanında bazı ağır kalp krizleri mide barsak sisteminin beslenmesini de bozarak hazımsızlık oluşturur. Bu, hastada ilk bulgu olabilir.
Yiyecekleri sindiremez ya da onlardan gerekli besini alamaz ve gittikçe daha fazla sindirim sırasında kullanılan asit üretmeye başlar. Midede aşırı asit bulunması organların çeperlerinde aşınmaya yol açar, bu da bulantıya sebep olur. Sorun zamanında fark edilmezse ülser oluşumuna kadar götürür. Aslında burada asıl sorun kalbin beslenme eksikliği ve stres hormonlarının artmasıdır.
İshal ve kusma
Bağırsak arterleri tıkandığında ya da bloke olduğunda ishal ve kusmaya yol açar. Tıkanma çoğunlukla yemekten sonra keskin bir karın ağrısına sebep olur. Buna tıp dilinde barsak anjinası da denir. Karın boşluğu yakınında hafif kramplar görülür ve bu sırta doğru yayılır. Birden fazla damarda tıkanıklık varsa veya tıkanıklık ani gelişirse, ince veya kalın bağırsağın bir bölümü hareketsiz kalır ki bu da acil müdahale edilmesini gerektiren bir durumdur.Kalp sorunları yüzünden ortaya çıkan karın ağrısı bir süre sonra iştahsızlığa ve kilo kaybına yol açabilir.
Hazımsızlık veya geğirme
Aşırı hazımsızlık, mide ekşimesi veya geğirme de kalp krizinin belirtisi ya da kalple ilgili sorunların bir belirtisi olabilir. Mide, yemek borusu ve kalp yan yana olduğu için böyle bir sorun yaşanması olağandır. Bunun yanında kalbin özelikle arka yüz damarları parasempatik sinire yakın olduğundan nabız azalması, hıçkırık, geğirme ve hazımsızlık oluşturabilir. Hazımsızlık ve geğirme sorunu, kalp krizi geçiren kadınlarda erkeklere oranla ve yaşlılarda gençlere göre daha sık görülmektedir.
Bu nedenle, bu belirtiler ciddi bazı sorunlara işaret ettikleri için göz ardı edilmemelidirler. Kalp krizinin belirtisi olarak bilinen diğer yaygın semptomlarla birlikte mide sorunu yaşıyorsanız derhal tıbbi yardım talebinde bulunun. Sıklıkla ‘yediğim dokundu’ gibi bahanelere sığınmamak ve erken tıbbi yardımı önemsemek gerekir. Özelikle şeker ve tansiyon hastalığı bulunanlar, ailede kalp hastalığı öyküsü olanlar, daha önce kalbinde stent ve ameliyat öyküsü bulunanların bu belirtileri daha dikkate almaları iyi olacaktır.
Evde kalp krizi geçirenler için ne yapılır?
Memorial Hastanesi’nin yayınladığı bilgilere göre her şeyden önce hasta en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Ambulans ya da araç beklenirken ise şunlar unutulmamalı:
Şayet kişi tek başına kalp krizi geçiriyorsa;
•Kalp krizi geçirdiği esnada kişinin tıkalı olan damarını açabilmek için yapacağı bir manevra yoktur.
• Kalp krizi belirtilerinden ağrı başladığında telefonla yakınlarını arayıp haber vermelidir.
• Bulunulan yerin kapısını aralık bırakılmalıdır. Böylece yardıma gelecek olan kişinin işi kolaylaşmış olur.
• Kuvvetli öksürük geçici olarak kan akımını artırabilir. Yeni başlamış bir pıhtıyı yerinden sökme ihtimali çok düşük olsa da kişi burun deliklerini kapatarak kuvvetli biçimde öksürmelidir.
• Evde aspirin varsa, bir bardak su ile alınmalıdır.
• Kalp krizi belirtileri yaşanırken kesinlikle bir şey yiyip içilmemelidir.
• Pencere açılarak odaya oksijen girmesi sağlanmalıdır.
• Yardım gelmesi, yatarak ya da oturarak beklenmelidir. Kesinlikle ayakta olunmamalıdır. Zira kalp krizi ile hastaneye gelen bir hastanın bir travma sorunu olmaması gerekir. Eğer kişi düşerek başını çarpmışsa, kalp krizi ile ilgili yapılacak tedaviler, başa alınan darbe nedeniyle yapılamayabilir.
• Ağrıyı azaltmak için egzersiz yapılmamalıdır.
• Soğuk ya da sıcak suyun altına kesinlikle girilmemelidir. Özellikle soğuk su böyle durumlarda çok tehlikelidir. Çünkü kalp damarlarını büzer ve tıkalı olmayan damarların da daralmasına neden olabilir.
Kalp krizi geçiren kişinin yanında biri varsa;
• Sağlık deneyiminiz yoksa kalp krizi geçiren birine müdahale etmeyin, başka hastalara veya kendinize ait kalp ilaçlarını vermeyin.
• Hemen ambulans yardımı isteyerek hastayı en yakın tam donanımlı bir hastaneye ulaştırın.
• Bu esnada, kalp krizi geçiren kişiyi uygun bir yere yatırın.
• Ayaklarını kalp seviyesinin üzerine kaldırarak, kalbe daha çok kan akışının olmasını sağlamaya çalışın.
• Üzerindeki sıkı olan kıyafetleri gevşetmek, kravatı çözmek gibi yardımlarda bulunun.
• Önemli olan, hastayı tetkik ve tedavilerinin, yerinde ve uygun şekilde yapılabileceği bir hastaneye ulaştırmanızdır.
Kalp krizinde öksürmek hayat kurtarır mı? İşte 10 bilimsel gerçek!
Kalp krizi başta olmak üzere kalp hastalıkları evrensel açıdan en önemli ölüm nedeni olmaktadır. Dünya genelinde her sene yaklaşık olarak 18 milyon insan da kalp hastalıklarından dolayı hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde de ölüm sebeplerinin yüzde 42’si koroner kalp hastalıklarından oluşmaktadır. Fakat günümüzde oluşum nedenlerinden tedavisine dek kalp hastalıkları hakkında bilgi ve farkındalık çalışmaları devam ediyor.
Buna karşın kalp sağlığına dair toplum içerisinde yayılan bilimsellikten uzak söylemler de artış göstermektedir. Bu hususta da Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Turfan, kalp sağlığı hakkında doğru olduğu düşünülen 10 yanlış bilgiyi anlatarak önemli uyarılarda bulundu.
YANLIŞ! Kalp hastalığı konusunda endişelenmek için çok gencim
Doğrusu: Şu an içerisinde nasıl yaşadığınız hayatınızın ileri dönemlerinde kalp hastalığı riskini arttırır. Daha doğrusu bu riskin gelişimi etkilenir. Henüz erken çocukluk ve ergen döneminde atardamalarda plak oluşumunun öncüleri gelişmeye başlamaktadır. Ayrıca genç ve orta yaşlı insanların da kalp problemleri sıkça görülür. Bu da hatalı beslenme ve hareketsizlik, obezite, tip 2 diyabet gibi faktörlerin daha genç yaşta görülmesinden kaynaklanır.
YANLIŞ! Kalp durması ve kalp krizi aynı şeydir
Doğrusu: Damarlardaki tıkanma nedeniyle kalp kası hayati önem taşıyan oksijen ve besinleri alamıyor. Eğer ki tedavi edilmediği takdirde kalp kası zarar görmektedir ve ölmektedir. Koroner arterlerden biri tıkandığında ise kalp krizi oluşmaktadır. Kalp durmalarında ise hastanın kalbinin vücuduna kan pompalamayı bırakması ve bunun sonucunda da hastanın nefessiz kalması, bilincin kaybolması meydana gelir. Bu sebepten de kalp durması ile kalp krizleri ayrı sağlık problemleri olmaktadır.
YANLIŞ! Yüksek iyi kolesterolde sahip olmak kötü kolesterolü dengeleyebilir
Doğrusu: Önceleri iyi kolesterolün yüksek kötü kolesterol seviyelerinin etkisini telafi edileceği düşünülürdü. Lakin yapılan son araştırmalarda bu durumun aslında böyle olmadığı ortaya çıkmakta. Önemli olan LDL kolesterol denen kötü kolesterolü kontrol altında tutmayı başarmaktır.
YANLIŞ! Kalp hastalığı bir erkek hastalığıdır
Doğrusu: Kardiyovasküler hastalıklar, kadınların erkeklerle aynı oranlarla hayatını kaybetmelerine sebebiyet verir. Bu sebepten de kalp hastalığının bir erkek hastalığı olduğu algısı kesinlikle yanlıştır.
YANLIŞ! Yüksek tansiyonum olup olmadığını bilirdim, çünkü belirtileri olurdu
Doğrusu: Yüksek tansiyonun halk dilinde sessiz katil denir. Çünkü genel olarak kişi hastalığı fark etmez. Bunun ana etmeni ise hiçbir zaman belirtiler vermeme durumu. Yüksek tansiyon tedavi edilmediği halinde kalp krizi, felç, böbrek hasarı gibi ciddi sorunları beraberinde getireceği için erken dönemde tedavi önemlidir.
YANLIŞ! Vitaminler ve besin takviyeleriyle kalp hastalık riskimi azaltabilirim
Doğrusu: Antioksidan olan vitaminler E, C ve beta karoten kalp hastalığı riskini düşürmekte. Bu sebepten de bu vitaminlerle yapılan çalışmalar esnasında dışarıdan takviye olarak bunları almanın kalp hastalarında korunmayı desteklendiği görülmemiştir. Bunun yerine dengeli bir beslenme ve meyve tüketiminin yararı daha fazla olur.
YANLIŞ! Kalp krizi belirtilerinde / esnasında öksürmek hayatınızı kurtarabilir
Doğrusu: Kalp krizinde şiddetli bir biçimde öksürmenin kalp durmasını önleyeceğinde dair bir kanıt bulunmamaktadır. Kalp krizi esnasında kalp durursa eğer bilinç kaybolur. Kalp masajı yapılmadığı takdirde de hasta hayatını kaybeder. Eğer ki bilinci açıkça o vakit kalp de durmamış anlamına gelir. Bu da kalp masajına gereksinim oluşturmaz. Bu süreçte kalp krizi belirtileri hakkında uzman biri yoksa eforun öksürmek yerine 112’yi arayarak kullanması çok daha yararlı olur.
YANLIŞ! Kalp hastalığı olanlar egzersiz yapmaktan kaçınmalıdır
Doğrusu: Egzersiz, kalp kasını güçlendirme ve vücuttaki kan akışını iyileştirme konusunda katkı sağlar. Kalp krizini ya da kalp durmasını tetikleyen egzersiz riski son derece düşük olsa da hareketsiz bir yaşam içerisindeyseniz eğer ya da ileri derece kalp hastalığına sahipseniz spor yapma öncesi doktora danışmalısınız.
YANLIŞ! Kolesterol ilaçları karaciğere zarar veriyormuş. İlacı bırakmalıyım
Doğrusu: Kandaki kolesterol düzeyinde bulunan yükseklik, atardamarlarda darlık gelişmesi açısından önemli risk faktörlerinden birine dönüşür. Bu darlık yerine bağlı olarak da kalp krizi, felç ve ölüm gibi sebeplere yol açabilir. Sağlıklı bir diyet ve egzersizle kilo vermek bu riskleri azaltabilir. Fakat bu da yeterli olmayabilir. Bu sebepten de seçilmiş hastalarda kolesterol ilaçlarının kullanımı mecburidir. Bu ilaçların karaciğere zarar verme ihtimali yoktur.
YANLIŞ! Kırklı yaşlara geldikten sonra herkes aspirin kullanmalı
Doğrusu: Kan sulandırıcılar, kalp krizi belirtileri gösteren / geçiren ya da by-pass yapılan hastalarda hayatları sürecince kullanılması gereken ilaçlardır. Bu ilaç kalp krizi riskini azaltır. Fakat hiç kalp krizi geçirmeyenlerin aspirin kullanarak kalp krizi ya da ölüm riskinin önüne geçtiklerini iddia etmeleri tartışmalı bir konudur. Bu sebepten de doktor talimatı dışında bu ilaçları kullanmamalısınız.
Egzersiz Stres Ekokardiyografi ile kalp krizine karşı önlem
Egzersiz Stres Ekokardiyografi nedir? Hangi durumlarda uygulanır? Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nihat Özer, konuyla ilgili detayları paylaştı.
“Burada önemli olan, ölümcül olabilen bu hastalık grubunun; erken tanı ve tedavisidir. Günümüz tıbbının bize sunduğu birçok teşhis yöntemi, pahalı olmak ile birlikte hastalara zarar verebilmektedir. Ancak yapmış olduğumuz; kolay, tekrarlanabilir, ucuz ve hastaya zarar vermeden uygulanabilen bir test olan, ‘Egzersiz Stres Ekokardiyografi’ uygulaması ile kalp krizi riskinin, yüzde 90-95 oranında ölçülebilmesi mümkün” diyen Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nihat Özer, konuyla ilgili detayları paylaştı.
Egzersiz Stres Ekokardiyografi (SE) testi nedir?
Egzersiz Stres Ekokardiyografi, kalbin yapısal değerlendirilmesini yapan kalp ultrasonografisi (ekokardiyografi) ile fonksiyonel değerlendirmesini yapan efor testinin birleştirilmesinden oluşan bir testtir. Kalbin; kapakları, zarı, kası ve damarlarının var olan ve gelecekte olabilecek hastalıklarını yüzde 90-95 doğruluk oranı ile tespit edebilmektedir. Kalp ile ilgili kötü sonuçlar doğuran (kalp krizi, ölüm vb) olasılıkları tahmin etmek açısından değeri yüksek bir testtir. Stres ekokardiyografinin diğer önemli avantajları ise; radyasyon ve kontrast madde gibi damar yoluyla verilen ve hastaya zararları olabilen maddelerin kullanılmamasıdır. Egzersiz EKG testinin yapılamadığı durumlarda (bacak damar hastalığı, kas kemik yapı kısıtlılığı) ise “İlaçlı Stres Ekokardiyografi’’ yapılmaktadır.
Test öncesi yapılması gerekenler nelerdir?
SE için ortalama 4-6 saatlik açlık gereklidir. Ayrıca bu 6 saatlik sürede sigara içilmemesi ve kafein içeren gıda veya ilaçların alınmaması gerekir. Bu test öncesinde, kalpte kanlanma bozukluğunu engelleyecek bazı ilaçların 48 saat öncesinde kesilmesi gereklidir. Buna testi isteyen doktor karar verecektir. Alınmasına izin verilen ilaçların testten 3-4 saat önce az miktarda su ile yutulmasında mahsur yoktur.
Stres ekokardiyografi uygulaması nasıl yapılır?
Test hazırlığı; göğüse elektrotların takılması ve test ilaçla yapılacaksa, damar yolunun açılmasından oluşur. Test süresi yaklaşık 30-60 dakikadır. Bu inceleme, göğsün üzerinde belli noktalardan kayıt alınarak yapılır. Kalbin, dinlenme görüntüleri kaydedilir. Tercih edilen stres yöntemine bağlı olarak; egzersiz testi veya ilaçlı uygulama yapılır. Günlük pratikte daha ziyade, engeli olmayanlar için; kısa süren, ilaç kullanılmayan, damar yolu açılmayan efor testi kullanılır.
Egzersiz görüntüleri alınır. Daha sonra toparlanma dönemi görüntüleri kaydedilir. Kalp ritmi, kan basıncı izlenir, EKG kayıtları alınır. Test sırasında kalbin hızlı ve kuvvetli atması çarpıntı olarak algılanır. Bu durum normaldir. İlaçlı test sırasında ise yanaklarda sıcaklık hissi ve kızarma, saçlı deride karıncalanma gibi belirtiler de normaldir. İşlem esnasında; göğüs, kol ve çenede ağrı ve huzursuzluk hissedildiğinde, baş dönmesi, göz kararması ve nefes darlığı durumlarında hemen işlemi yapan doktora haber verilmelidir. Hasta işlemden sonra bir süre dinlendirilir. Testin yorumu, farklı fazlarda alınan görüntülerde, kalbin kasılma gücünü kıyaslayarak yapılmaktadır. Stres ekokardiyografik incelemede elde edilen bulgular, doktor tarafından hastaya anlatılır ve yazılı bir rapor halinde hemen verilir.
Stres ekokardiyografi uygulaması kimlere yapılır?
Özellikle, ailesinde kalp hastalığı ya da kalp hastalığı açısından risk faktörleri (sigara, hareketsiz yaşam, kilolu olmak, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol) olan kişilerin damar hastalığı açısından taranması için oldukça yüksek duyarlılıklı bir testtir. Daha önceden kalp hastalığı olan ya da bu sebeple işlemler gören (stent, bypass ameliyatı, kapak ameliyatı, ritim işlemleri) ve yahut ilaç tedavisi gören hastaların, hastalıklarının durumlarını belirlemede ve tedavilerini yönlendirmede oldukça etkin bir yöntemdir. Böylece hastaların, tekrardan gereksiz anjiyografi gibi veya diğer ileri tetkiklere gerek kalmadan değerlendirilmesi ve tedavilerinin takibi tam yapılabilmektedir.
Bunun yanı sıra değerlendirilmesi problem yaratabilen kalıcı kalp pili, EKG’de sol dal bloğu, bazı özel bulguların varlığında ve yüksek tansiyonlu hastalardaki sol karıncık kalınlaşması veya kapak hastalıklarındaki EKG değişiklikleri bulgularının varlığında tercih edilen alternatif iyi bir yöntemdir. Kalp hastalarının (kalp yetmezliği, stentli, bypasslı, kapak hastası) başka sebeplerle olacakları ameliyat öncesi durumlarının değerlendirilmesinde oldukça etkin bir testtir.
Egzersiz stres ekokardiyografi uygulaması kimlere yapılmaz?
Egzersiz stres ekokardiyografi; akut kalp krizi sırasında (ilk iki gün), kararsız göğüs ağrısı varlığında, kontrol altına alınamayan kalp yetersizliğinde, kontrol altına alınamayan ciddi ritim bozukluklarında, semptoma neden olan ciddi aort kapak darlığı, kalp kası ve zarı iltihabında, akciğer damarına pıhtı atması ve kalpten çıkan ana atar damar yırtılması durumlarında yapılmaz. Bunların dışında risksiz bir tarama metodudur.
Kaynaklar:
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Zekeriya Nurkalem
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Barış Çaynak
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Turfan
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nihat Özer
Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği
Kalp krizi belirtileri ile ilgili içeriğimizin yanı sıra diğer Sağlık Ajandası | Sağlık Haberleri için sosyal medya hesaplarımızı da takip edebilirsiniz: