Yaşlanmayı durdurmak mümkün mü? Cilt yaşlanmasını önlemek için ne yapılmalı? Yaşlanma nasıl geciktirilir? Muhtemelen insanoğlunun yüzyıllar boyu merak edip peşinden koştuğu bu sorular, hep olmaya devam edecek. Peki biyolojik yaşlanma nedir ve onu yavaşlatmanın bir yolu var mı?
Yaşlanma sürecini kim geciktirmek istemez ki! Yaşam tarzınızdaki doğru seçimlerle ve bütüncül sağlık planlamalarıyla yaşlanma sürecini yavaşlatmak aslında mümkün. Üreme Sağlığı ve İmmünolojisi Uzmanı Dr. Murat Berksoy, bu kapsamında beslenmeden bağışıklığa, uykudan egzersizlere kadar uygulanabilecek pratik adımları anlatıyor.
Hızla yaşlanmamak için ne yemeliyiz?
Yaşam süresini artırmada doğal ve sağlıklı beslenmenin önemi büyük. Kilo kontrolündeyse hangi besini ne kadar yediğimiz ve nasıl pişirdiğimiz detayları rol oynuyor. Murat Berksoy, kişiye özel beslenme planlarında mevcut hastalıkların ve metabolik problemlerin mutlaka ön planda tutulması gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Sağlıklı ve dengeli beslenmede işlem görmemiş ve doğal gıdalar tercih edilmeli. Marketlerdeki paketlenmiş ve hazır gıdaları beslenme düzeninizden çıkarmalısınız. Çünkü bu tür gıdalar halihazırdaki hastalıkları olumsuz etkilip metabolik problemlere davetiye çıkarır.
Tüm bunlar da yaşlanma sürecini hızlandırır. Diğer yandan tiroid, hormonal dengesizlikler ve diyabet gibi hastalıkların tedavi edilmesinde besinlerin pişirilme tekniği de önemli. Sebzeler olabildiğince kısa sürede çok az suda haşlanmalı veya buharda pişirilmeli. Tahıl grubu gıdalar az suda, çok az haşlanarak hazırlanıp tüketilmeli. Etleri döküm tavada, kısa süreli pişirmek önemli. Bu pişirme yöntemleriyle besinlerden alınması gereken tüm vitamin ve mineralleri almak mümkün.”
Kaliteli uyku olmazsa olmaz!
Melatonin hormonunun yaşlanmayı yavaşlatmadaki etkisi büyük. Melatonin hormonunu elde etmek içinse kaliteli ve kesintisiz bir gece uykusu şart. Öyle ki uyku kalitesi tüm yaşam sürecini etkileyebilir. Kaliteli uykuda ise mavi ışık sorunsalına dikkat edilmeli.
Ekran ışığı diye adlandırılan mavi ışık, yatak başlarında yer alan ışıklar ve hatta sokak lambasının ışığı bile uykuyu bölmek için yeterlidir. Dolayısıyla yatmadan en az bir saat önce bütün ekranları kapatıp odanın dışında bırakmak en sağlıklı davranış olacaktır. Kalın perdeler sayesinde tümüyle karanlık bir odada uykuya geçilmeli.
Güçlü bir bağışıklık şart
Bağışıklık sistemindeki dengenin yaşlanma sürecini yavaşlamada etkili olduğu biliniyor. Bağışıklık ne kadar güçlüyse vücudun dengelenmesi ve hastalıklara karşı direnmesi o kadar sağlam oluyor. Bağışıklık dengesi içinse muhakkak hekim kontrolünde vitamin, mineral ve bilhassa antioksidan ağırlıklı beslenme düzeni belirlenmeli.
Ayrıca gerekli durumlarda bu söz konusu içeriklerin bulunduğu takviyeler de alınabilir. Sebze ve myveden yana zengin bir beslenme şekli, bağışıklık dengesini korumada idealdir. A, C, E vitaminleri, selenyum gibi mineraller, folik asit gibi vitaminler ve antioksidanlar ile bağışıklığı kuvvetlendirmek ve hastalıklara savaş açmak mümkün.
- Maydanoz, greyfurt, yeşil biber, çilek, portakal, kivi ve enginar ile C vitamini
- Zeytin yağı, fındık, ceviz ve badem vb. ile E vitamini
- Domates, havuç, brokoli, ıspanak, bal kabağı ve pırasa ile A vitamini alınabilir.
Mitokondrileri desteklemek önemli
Vücudun enerji santralleri mitokondrilerin muhakkak doğru yönetilmesi ve enerji üretecek yapıda kalması önemli ve bunun için gerekli destek sağlanmalı. Hücrelerin canlı kalması, dokular ve organların sağlıklı olabilmesi için vazgeçilmezdir ve mitokondriler, hücrelerimizin enerji santralleri olarak görev alıp hastalıklara karşı savunma mekanizmalarıdır.
Bu nedenle onları desteklemek için hareketli bir yaşam gerekir. Sigara, alkol ve kimi ilaç kullanımları mitokondrileri olumsuz etkilediği için bu alışkanlardan uzak durmakta fayda var. Karbonhidratları bırakmak, meyve ve sebzeden yana zengin, kaliteli protein ve sağlıklı yağlarla desteklenmiş bir beslenme benimsemek çok önemli.
Hareketsiz kalınmamalı
“Yaşlanmayı durdurmak mümkün mü?” sorusuyla hareketli yaşam arasında organik bir bağ var. Yalnızca yaşlanmayı yavaşlatmak için değil, sağlıklı bir bir ömür yaşamak için hareket etmek mihenk taşı diyebiliriz. Özellikle 40 ve 40+ yaş grubundakilerin kendi bedenlerine ve güç seviyelerine göre güçlendirici egzersizler yapmaları çok önemli. Öyle ki hareketsiz kalmanın vücudumuz için düşman anlamına geldiğini bilmek gerekiyor
Stresi yönetimi önemli bir adım
Gündelik hayatta strese maruz kalmak işten bile değil ancak onu yönetmek mümkün. Sinir sisteminin sağlıklı bir şekilde kalması için enerjiyi doğru kullanmak şart! Stres ise bu sağlıklı durumu bozan en büyük düşman. Peki stresi yönetmek için neler yapabilirsiniz?
- Sabahları camları açıp havayı ve güneş ışığını içeri alın.
- Sevdiklerinizi arayarak nasıl olduklarını sorun.
- Yardımlaşma ve dayanışmayı sürekli kendinize hatırlatın.
- Gündemi takip ederek kendinizi güncelleyin ama bilgi yığını içinde kaybolmamaya özen gösterin.
- Evde hayatında düzeni koruyun, dağılmayın.
- Kendinizi geliştirmenizi katkı sunacak bir hobi edinin.
- Düzenli şekilde kitap okuyun.
- Hem uyumadan önce hem de sabah uyandığınızda aynanın karşısına geçip kendinize gülümseyin.
Kaynaklar:
Üreme Sağlığı ve İmmünolojisi Uzmanı Dr. Murat Berksoy
SENEX Yaşlanma Çalışmaları Derneği
“Yaşlanmayı durdurmak mümkün mü?” içeriğimiz dışındaki Sağlık Ajandası | Sağlık Haberleri için sosyal medya hesaplarımızı da takip edebilirsiniz: